"Bu dünyaya ait olmayan bir sanat eseri..."
Tür: Eau de Toilette (Erkek)
Üst Nota: Sicilya mandalinası, lavanta, muskat, sedir ağacı, bergamot, papatya, limon.
Orta Nota: Menekşe, hanımeli, karanfil, alıç, sandal ağacı, yasemin, inci çiçeği.
Alt Nota: Deri, tonka fasulyesi, amber, paçuli, misk, vetiver.
Burun: Maurice Roger & Jean-Louis Sieuzac
Yıl: 1988
Tür: Eau de Toilette (Erkek)
Üst Nota: Sicilya mandalinası, lavanta, muskat, sedir ağacı, bergamot, papatya, limon.
Orta Nota: Menekşe, hanımeli, karanfil, alıç, sandal ağacı, yasemin, inci çiçeği.
Alt Nota: Deri, tonka fasulyesi, amber, paçuli, misk, vetiver.
Burun: Maurice Roger & Jean-Louis Sieuzac
Yıl: 1988
Harmanı çok
karışık ama o kadar güzel dengelenmiş ki dikkatli incelediğinizde her bir
notayı ayırt edebilirsiniz. Üst notalarda şunu hissediyorsunuz gibi şeyler
söyleyebilmek çok zor çünkü dediğim gibi her nota hissedilebiliyor. Bunun
yerine daha genel bir tarif yapacak olursak; bir çiçek sepetinin içine
mandalina, limon ve bergamotlar serpilmiş ve aralara sedir atılmış gibi. İlk
düşündüğünüzde biraz unisex gibi gelebilir ama kesinlikle öyle değil. Zaten
Fahrenheit'ın sanatı da burada gizli. Hiçbir çiçek ya da meyve notası marjinal
bir şekilde kokmuyor. Aksine buruk kokular şeklinde geliyor ve bu da
Fahrenheit'ı tarz ve erkeksi bir koku yapıyor. Bu tarz da onu seven kadar
sevmeyecek olanların da çıkabileceğinin bir göstergesi. Unutmadan, hem üst notada, hem de orta notada bariz bir doğal alıç kokusu var ve bu kadar doğal bir alıç kokusu olması gerçekten beni şaşırttı ki mükemmel bir kokudur.
5-10 dakika
sonra orta notalar devreye giriyor ama üst notalar etkisini kaybetmiyor. Zaten
zengin olan bir harmana bir de orta notalar eklenince iyice çorbaya dönüşüyor
koku. Ancak içtiğim en güzel çorba gibi. Bu bölümde hanımeli notası bence
harika olmuş. Yanında diğer çiçekler de eşlik
ediyor ama hiçbirisi belirgin olarak ön plana çıkmıyor. Menekşe kokusu keskinliğiyle parfüme genel tarzını veriyor diyebiliriz. Bu bölümde biraz sandal
ağacını da hissedebilirsiniz. 15 dakikadan sonra üst notalarda sanki bir tek
papatya kalmış gibi hissettim. Mandalinanın da tatlı ve buruk etkisi
hissediliyor. Orta notaların en önemli özelliği ise Fahrenheit'ın o asıl tarifini ortaya
çıkarması. Peki nedir bu tarif?
Tanımlanması zor bir parfüm de olsa kendimce Fahrenheit’ı anlatacağım şekilde tanımlayabildim. Benzin, asfalt gibi garip bir kokuya benzediğini söylüyor herkes. Bunu çok düşündüm ve hissettiklerimden kendimce bir tarif yaptım. Nemli bir toprak içerisinde susuz kalmış kızıl çiçekler gömülü ve kokularını toprağın altından veriyorlar. Bu toprağın içine de bolca bakır tozu karıştırılmış gibi. Bakırın kokusunu bilenler dediğime hak vereceklerdir. Fahrenheit benim için bakır kokusu önderliğinde bir buruk çiçek ve meyve sepeti gibi. Zaten bence bu parfümü benim için eşsiz kılan şey, benzettiğim bu bakır kokusudur. Bu koku nasıl olur diyorsanız, 9 voltluk bir pilin üst kutbunu yaladığınızda ağzınızda oluşan tadın kokuya dönüştüğünü varsayın. Benzinden iyi bir tanım bu.
Tanımlanması zor bir parfüm de olsa kendimce Fahrenheit’ı anlatacağım şekilde tanımlayabildim. Benzin, asfalt gibi garip bir kokuya benzediğini söylüyor herkes. Bunu çok düşündüm ve hissettiklerimden kendimce bir tarif yaptım. Nemli bir toprak içerisinde susuz kalmış kızıl çiçekler gömülü ve kokularını toprağın altından veriyorlar. Bu toprağın içine de bolca bakır tozu karıştırılmış gibi. Bakırın kokusunu bilenler dediğime hak vereceklerdir. Fahrenheit benim için bakır kokusu önderliğinde bir buruk çiçek ve meyve sepeti gibi. Zaten bence bu parfümü benim için eşsiz kılan şey, benzettiğim bu bakır kokusudur. Bu koku nasıl olur diyorsanız, 9 voltluk bir pilin üst kutbunu yaladığınızda ağzınızda oluşan tadın kokuya dönüştüğünü varsayın. Benzinden iyi bir tanım bu.
Açıkçası alt notalar hakkında pek bir analiz yapamadım.
Bunun sebebi sanırım bu notadaki çoğu kokuyu tam ayırt edememiş olmam. Deri kokusu zaten parfüme şeklini verdiği için onu alabilirsiniz. Çiçeklerden de en ön planda olanı menekşe olarak kalıyor. Bu yüzden daha genel olarak tarif
yapacak olursam, hani topraklar içinde gömülü kızıl çiçekler vardı ya? İşte o
çiçekler toprak içinde fazlaca beklemiş olsa gerek, alt notalarda toprağı iyice
kızıla çevirmişler. Ancak koku daha yumuşamış bir şekilde açığa çıkıyor. Sanki
gömülü çiçekler toprağa kokusunu iyice vermiş ve serpilmiş bakır kokusunu biraz
daha bastırmışlar gibi. Her ne kadar bakıra rakip olmak isteseler de zamanla
çiçekler de kokularını kaybediyor ve sadece kızıl bir maden kokusu gibi bir
koku kalıyor. Sanki bu dünyaya ait değil, farklı bir gezegenin toprak kokusu
gibi. Kızıllık hissi de marsı andırıyor. Biraz daha hayal dünyasına girersek
belki, bakır yerine marsta bulunan bir maden kokusu da diyebiliriz.
Özetle, hayal
dünyanıza bağlı olarak birçok şeye benzetebilirsiniz bu kokuyu. Sevmeme
ihtimaliniz yüksek ama farklı kokuları tatmaktan zevk alıyorsanız mutlaka
denemelisiniz. Bence denge ve harman bakımından mükemmel bir koku. Çiçek kokularından nasıl da erkek parfümü yapılabileceğinin bir dersi. O bence bir sanat eseri. Kişisel olarak daha iyisini koklayamadığım bir koku.
(Yeniden formüle edilmemiş halinden bahsettiğim için eski reklamını koymak daha yakışık olur diye düşündüm.)
Kalite: 5/5 (çok yüksek) Kişisel Beğenim: 5/5 (çok iyi)
(Yeniden formüle edilmemiş halinden bahsettiğim için eski reklamını koymak daha yakışık olur diye düşündüm.)
Kalite: 5/5 (çok yüksek) Kişisel Beğenim: 5/5 (çok iyi)
givenchy play kokusunu sizden okumak isterim
YanıtlaSil